Palmiyeler’in Geçtiğimiz ay yayınlanan yeni EP çalışmaları Kalehan, bizi metaforlarla dolu retro bir dünyaya götüren klibi ile bize “Palmiyeler yine yapmış yapacağını dedirtti”.
Bugüne kadar ki tüm çalışmalarıyla bizi simgeler dünyasında yolculuğa çıkaran Palmiyeler 2003 yılında İzmir’de; ilk etapta Mertcan Mertbilek ve Tarık Töre’nin kurduğu ‘Kilink’ ismi altında bir punk yolculuğu olarak başladı. 2013 yılında grup üyeleri, yıllar içerisinde değişim ve gelişime uğrayan müziklerini, İstanbul’a taşıyarak yepyeni bir oluşum olan Palmiyeler ile yollarına devam etmeye karar verdiler. Gruba bu dönemde bassist Rana Uludağ’ın katılması akabinde geçtiğimiz sene gitarlar ve klavyede Barış Konyalı’nın katılması ile grup son halini aldı. Palmiyeler New Wave, Neo Psychedelia yada Post Rock gibi bir çok tarzdan etkilenmiş ancak bu tarzlara takılı kalmayıp bunların üzerine çıkmış bir grup.
“Helenistik Bir Atmosferde…”
Müzik dünyasında son zamanlarda, çeşitlilik çok gibi görünse de zaman zaman tekrara düşen çalışmalar ile dinleyici olarak sıkılganlık içerisine düştüğümüz şu günlerde Palmiyeler; üretimleri, tarzları ve bakış açıları ile dinleyiciye oldukça iyi gelen gruplardan bir tanesi. 2015 yılında Venüz II adıyla ilk albümlerini yayınladıkları günden bu yana, keşfeden, dinleyen herkesin sıkı takipçisi olduğu bu grup, 2018 yılında Akdeniz albümü ve ardından gelen EP çalışmalarıyla insanın gün içerisinde yapmak zorunda olduğu ve ruhsal olarak içselleştirmediği işlerde, bir an için gözlerini kapatıp deyim yerindeyse, Grubun Erkin Koray, David Bowie, The strokes, Joy Division, Led Zeppelin, The Beatles hissiyatlı sound’ları arasında Helenistik bir atmosferde, özgür bir tura çıkarıyor.
“Do It Yourself” Kültürü
Grubun bir diğer dikkat çeken özelliği ise üretim süreçlerinin her noktasında var olmaları ve oldukça yaratıcı olmaları. Konserlerinde sahneyi onların dekore etmesi, kliplerinin tasarlanma ve hazırlanma aşamalarının hepsine dahil olmaları takdiri hak eder nitelikte. “Do it yourself” kültürü Palmiyeler grubunu her yönden besliyor. Tüm bu üretim ve yaratıcılık başarısı dinleyicisinin her zaman, bir sonraki çalışmaya olan heyecanını ve beklentisini besliyor.
