Bunu okuyorsunuz:
Çok Konuşmaya Devam! Baturalp’ten Karışık Bir Albüm!

Çok Konuşmaya Devam! Baturalp’ten Karışık Bir Albüm!

Baturalp’in 2. albümü Karışık Bir Albüm 29 Mart’ta yayınlandı! Çıkış parçası Herkese Eyvallah olan albümde daha önce dinlediğimiz 4 tekli de yer alıyor.

 

Tüm parçaların söz ve müziği Baturalp Yılmaz’a, düzenlemesi Baturalp Yılmaz, Ertan Onur Gülanber, Özgür Ede, Çağdaş Topal ve Çağatay Işık’a ait. Albümde gitarda Baturalp Yılmaz ve Ertan Onur Gülanber, basta Özgür Ede, davulda Çağdaş Topal ve klavyede Çağatay Işık yer alıyor.

Bu albümün yayınlanmasını biraz çekinerek bekliyordum çünkü daha önce 5 şarkısını dinlemiş olduğum albümün 7-8 parçadan oluşmasından ve benim için sadece 2-3 yeni parça olmasından gerçekten korkuyordum. Neyse ki albüm yayınlanınca bu tedirginliğimin yersiz olduğunu gördüm. İnsanların gündemde kalabilmek için albümdense teklileri tercih ettiği bugünlerde art arda sıralanmış 14 şarkı görmek beni o kadar mutlu etti ki… Bu cesareti için Baturalp’e alkışlarımızı ve teşekkürlerimizi yolluyoruz.

Üretkenliğini de yürekten takdir ettiğimiz Baturalp,  Çok Konuştum yayınlandıktan hemen sonra kendini stüdyoya attığı için iki albümünün arasında sadece 15 ay var. Bu kadar kısa bir sürede şarkılarının ruhu o kadar büyük bir değişime uğramış ki albümü ilk dinlediğimde hayretler içinde kaldım. İlk albümdeki şarkılarda sanki yanı başımızda sadece bize şarkı söylüyormuş gibi hissettiğimiz adam, bu albümle sahnelere taşınmış.

Bu farklılığın sebebi de Baturalp’in sesinin öne çıktığı şarkılardan (ki ben bu halinden de çok memnundum) bileşenleri daha homojen bir şekilde bize ulaşan şarkılara geçmiş olması. Bu başarılı düzenlemenin sonucunda tüm sesler birbirini besleyerek şarkıları daha üst bir seviyeye çıkarmış. Ve bu sayede albüm, Baturalp’in sahnedeki tavrına da uyumlu hale gelmiş. Çünkü Baturalp, sahnede öne çıkmaya çalışan bir müzisyen değil. Yaptığı her şey ruhunun, kalbinin dışa vurumu, bilinçli bir şekilde eklediği hiçbir şey yok. Bu yüzden hareketleri, çalımı asla eğreti durmuyor.  Kaldı ki sadece Baturalp değil ekibindeki kimsenin öne çıkma gibi bir kaygısı yok. İçlerinden geleni yapan, kendilerini müziğe bırakan müzisyenler hepsi. O sahneyi değerli yapan, o anları daha keyifli hale getiren de bu zaten. Birbirlerinin alanına girmeden, birbirleriyle paslaşarak birlikte müzik yapıyor, birlikte parlıyorlar.

 

Seferi

Yakın zamanlarda kısa aralıklarla tekliler yayınlamış olsa da Baturalp’i doya doya dinleyeceğimizi bilmenin verdiği mutluluk, şarkının hareketli melodisiyle birleşiyor ve böylece Seferi’yle albüme başlıyoruz. Yine yenilikçi tavrı, enerjisi ve özlediğimiz sesiyle karşımızda duruyor. Bu şarkıdaki “iki tarafın birbirini eşit görmediği veya birbirine eşit olmadığı aşk” teması albümün geneline hakim. Yani yer yer hüzünleneceğimizi aslında albümün ilk şarkısından belli ediyor Baturalp.

İlk şarkıdan fark ettiğimiz bir başka detay da kelime seçimleri. Baturalp’in geniş dağarcığı ve yaratıcılığı sayesinde artık imzası haline gelmiş, alışılmışın dışında kelime gruplarını bu albümde de her şarkıda görüyoruz. Önceden belirlenmiş kalıpları reddedip kendine has üslubuyla yazdığı bu şarkıların insanlara özgünlük konusunda ilham vermesini yürekten diliyorum.

 

Belki bir gün olur hiç oluruz, boşluğunda seni saran yörüngenim

Belki bir gün olur biz oluruz, iki ölü yıldız gibi buluşuruz

 

Kumdelen

Nostaljik ve yumuşak bir sounda sahip olan Kumdelen, albümün ilk “en sevdiğim şarkısı” oldu.  Evet, ilk çünkü sonra önünü alamadık, neredeyse hepsi sırayla favorim oldu. Kumdelen, dile kolayca yerleşen sözleri ve dinamik müziğiyle nasıl başlayıp bittiğinin farkına varamadığımız, çağlayan gibi akıp giden bir şarkı. Hatta sadece Kumdelen değil, Kumdelen‘in ardından gelen Barmen de böyle. Diğer şarkılarda zamanın farkındayken bu iki şarkıda zaman bükülüyor ve sanki Seferi’den sonra hemen Çok Konuştum Uyuşmuş Dilim’e geçmiş gibi hissediyoruz. Bu noktada şarkı sıralamasının ne kadar iyi olduğundan da bahsetmek istiyorum. Böyle uzun albümler çok yorma veya mod düşürme gibi riskler taşır ama bu albümde şarkı sıralaması o kadar doğru yapılmış ki kesinlikle böyle sıkıntılar yaşamıyoruz. Zaten albümün sonuna geldiğinizde geride yoğun bir tek duygu değil de dengeli bir şekilde birçok duygu kaldığında siz de bu sözlerime hak vereceksiniz.

Güneşine aşık bir kardelenken kumdelen oldun ya aniden

Ne buldun sen söyle bu sefilden

Karşına çıkan kefilsiz tenken nasıl oldu da kaptırdın birden

Bir yolunu bul benden kurtul

 

Barmen

Kumdelen’den sonra hız kesmeden albüme devam ediyoruz. Barmen,bizi dış dünyadan izole edecek kadar yoğun bir sounda sahip. Dış dünyadan izole ediyor derken pamuklara sarıyor gibi düşünmeyin, bizi kendimizle baş başa bırakırken bir yandan da hücrelerimize işleyip keskin gerçeklerimizi yüzeye çıkarıyor. Zırhımız erimeye başlarken yavaş yavaş içimizde sakladığımız her şey dışarı dökülüyor. Şarkı bitene kadar kendimizi bile kandırdığımız sözlerden, bize ait olmayan tavırlardan arınıyoruz. Görüşümüz berraklaşıyor, daha derini algılayıp gerçeklere daha da sıkı bağlanıyoruz. Bizi önce savunmasız bırakıp sonra da direncimizi artıran bu şarkı için kelimelerle ifade edebileceklerim bunlar. Benim anlatamadıklarımı da şarkının açığa çıkardığı gerçekleriniz tamamlayacaktır.

Barmen, güneş doğana ben yanana kadar

Koy sen, adım silinsin kimliğimden

 

Çok Konuştum Uyuşmuş Dilim

Baturalp’in bir önceki şarkıda “Of uçana kadar!” demesini bu şarkının habercisi olarak değerlendiriyoruz  çünkü hazırsanız uçuşa geçiyoruz! Baturalp’in ne kadar enerjik olduğunu bildiğimizden bu albümde iyice delireceğimizi tahmin edebiliyorduk. Daha önce O Versiyon’unu dinlediğimiz adeta bir enerji bombası olan bu şarkının geçtiğimiz günlerde bir de akustik videosu yayınlandı. Evet, o halini de çok sevdik; Baturalp de çok sevmiş olmalı ki bu şakının her halini yayınlıyor. Ayrıca yakın zamanda bir de klip gelecek bu şarkıya, onu da merakla bekliyoruz.

Çok çok çok çok çok söyledim, iyi halt ettim çok söyledim

Hissedemedin sana söyledim, çok çok sevdiğimi

 

Hiç Karat Bir Adem Elması

İlk yayınlandığı zaman da sözleriyle dikkatlerimizi çeken Hiç Karat Bir Adem Elması, Baturalp’in şarkıları arasında şüphesiz, en farklı olanı. Politik sözleriyle birçoğumuzun isyanını dile getiren bu şarkının telefon kamerasıyla çekilmiş klibini de çok seviyoruz. Telefon kamerası diye belirttim çünkü bu klip, bazı şeylerin güzel olması için yapılan işe duyulan inancın yeterli olduğunun çok güzel bir kanıtı.  Bu arada Hiç Karat Bir Adem Elması’nın 2018’in son günlerinde yayınlanmasının 2019’un daha güzel ve aydınlık olacağına dair bir işaret olduğuna inanıyordum, gerçekten de öyle oldu. Baturalp’in zamanlama konusunda isabetli bir tercih yaptığı bu parçanın daha ayrıntılı yazısını buradan okuyabilirsiniz.

Asamaz ya da kesemez, hiçbir şey de yapamaz

Tövbesi kurtarmaz onu

Birisi gelir tam gelir, birisi gelir tam gelir

Birisi gelir tam gelir, birisi gelir tam!

 

 

Ölü Balık

Bazen hayatta bir şeyler ters gider, kendimizi can sıkıcı durumların içinde buluruz. Günler parıltısını yitirip sadece rutin işlerimizi yaptığımız zaman dilimlerine dönüşür, sabah uyanmaya bile isteğimiz kalmaz. Herkesin ara sıra yaşadığı ve çok normal olan bu hisler artık birçok insan için sürekli hale gelmiş durumda. Şehirlerinden, kalıplardan, kendilerine ait olmayan ama sürdürmek zorunda kaldıkları yaşam tarzlarından bıkmış, günlerini doldurmaya bakan, ölü gezen insanlarla dolu etrafımız.  Baturalp de bu talihsiz ve maalesef sık karşılaştığımız durumu chill bir müzik ve metaforlarla  Ölü Balık’ta çok güzel anlatmış. Ayrıca, Baturalp bu tespiti yapmakla kalmayıp bu durumu aşmak için izlenmesi gereken yolu da albümde göstermiş. Ama şarkı sıralamasını bozmak istemediğimden Herkese Eyvallah’a gelene kadar biraz bekleyeceğiz.

 Bakışlarım ölü balık gibi, balık gibi

Mimiklerim tuvali çoktan terk edip gitti

Bedenime hapis mülteciyim, mülteciyim

Kendime yabancı hallerdeyim, hallerdeyim

Ölü gezerim ben, ölü gezerim ben

 

Öyle Bir Sevdim

Müziğiyle bize özlediğimiz 2000’ler başı rock soundunu hatırlatan Öyle Bir Sevdim, düşünce selimizden en büyük aşkımızı karşımıza çıkarıyor.  Bu şarkıda “Pardon, bu son bakışlarım rahatsız olmuyorsun umarım.” diyen adamın aslında içinde nasıl kıyametler koptuğunu görüyoruz. Belli bir matematiğe uygun olmasından çok hisleri olduğu gibi aktarmayı ön planda tutan sözler, Baturalp’in sesiyle iyice etkileyici bir hal alıyor. Nakaratta müziğin de yükselmesiyle kalbimiz bir kara deliğe dönüşerek ruhumuzda umuda ve mutluluğa dair ne varsa içine çekiyor. Ve şarkı bitince de darmadağın bir halde albüme devam ediyoruz.

 

Bilirim çok seversin ama olma beyaz bir papatya

Koparıp koparıp bakamam, kıyamam sana

Sever misin yoksa

Sevmez misin beni

 

Ölü İhtimal

Ölü İhtimal, tatlı müziğiyle pozitif bir izlenim yaratan bir şarkı olsa da sözler başlayınca durumun öyle olmadığını anlıyoruz. Albümün geneline hakim olan gerçeklik, bu şarkıda en üst seviyeye çıkıyor. Ölü İhtimal, bizi günlük akışın parametrelerinden bağımsız, sadece hayal ettiğimiz kadarıyla var olan bir evrene götürmüyor aksine içinde bulunduğumuz kompleks hayatı direkt olarak yansıtıyor. Kalp kıran sözlerin ağırlığını hafifleten uçarı müzik, hayatımızda bir şey kötü giderken başka bir şeyin çok iyi olması gibi bir etki yaratıyor. Belki pozitif melodisinden, belki de gerçeklerin farkına varıp dile getirebilmenin verdiği rahatlamadan şarkıyı söyledikçe sesimiz daha da yükseliyor ve yere daha sağlam basıyoruz. Hep birlikte ve yürekten söylendiğinde grup terapisi etkisi yaratan bu meltem gibi şarkıyı çok seveceğinize eminim.

Of bebeğim birbirimize göre değilmişiz

Of bebeğim zaten hiç sevişemezmişiz

Of bebeğim belki bir gün sana sevgilim diyebilirim

 

Herkese Eyvallah

Albümün çıkış parçası olan Herkese Eyvallah’ı albüm yayınlanmadan 3 hafta önce dinlemiştik. Özellikle, minimal görünen ama biraz dikkatli bakınca barındırdığı birçok minik detayla ufkumuzu genişleten klibi beni çok etkilemişti. Baturalp’in Ölü Balık’ta anlattığı durumun çözümü de bu şarkıda aslında.

Yolumuzdan memnun olmayabiliriz, bunun en güzel çözümüyse en kısa sürede bu durumun farkına varıp yolumuzu değiştirmek olacaktır. Ama bunu başarabilmek için de yolumuzun şu ana kadar aştığımız kısmını kabullenip geçmişimizle barışmamız gerekiyor. Her şeye, herkese eyvallah deyip ilerlemeyi bırakmamamız gerekiyor. Bunu bu şarkıyla çok güzel anlatmış Baturalp, ben de şarkı yayınlandığı zaman uzun uzun düşüncelerimi yazmıştım. Bahsettiğim detaylardan birkaçını açıkladığım yazıya bakmanızı rica ediyorum çünkü doğru yerden bakmaya başladığınızda gerisi zaten kendiliğinden geliyor. Yazıyı buradan okuyabilirsiniz.

Gidene gelene sevene sövene eyvallah

Yanana bitene sözünden dönene eyvallah

Herkese eyvallah

 

 

Ufak Ve Uzak

Bu albümle sahnelere taşınmışlar, demiştim ya bunun en büyük dayanağı, bu şarkı. Hadi yine 2000’lerin başlarına gidelim, Türkiye için o dönemin en büyük çaplı festivali olan Rock’n Coke’un olduğu zamanlara.  Her yaz, gelecek isimleri coşku dolu tanıtım şarkıları eşliğinde öğrendiğimiz reklamları heyecanla beklerdik. The Rasmus – In The Shadows, Moby – Lift Me Up, Linkin Park – In The End, her birini o kadar çok dinledik ki festivali aşıp direkt o yazın soundtracki haline geldiler. Ve bu albümle bu şarkılara bir yenisi eklendi: Ufak Ve Uzak!

Ufak Ve Uzak’ın enerjisi, duygusu o kadar büyük ki ancak dev sahnelerin önünde binlerce ruhtan yükselen seslerle, enerjiyle söylendiğinde hakkı verilebilir. Bir düşünsenize “Sen mi beni duymazsın yoksa ben mi çok uzak?” diye bağırdığınızı. Kendi sınırlarınızdan taşıp tüm dünyaya varlığınızı ilan ettiğiniz bu büyülü anlar gözünüzün önüne gelsin. Sizden ricam, bu şarkıyı lütfen kendinize saklamayın, paylaşabildiğiniz kadar insanla paylaşın. Sokakta yürürken, birileriyle otururken hep birlikte dinleyin, söyleyin. Sevdiğiniz  insanlarla ortak paydanız, bir marş gibi dilden dile akan Ufak Ve Uzak‘la büyüsün.

 

İçimde ne varsa aldın, koydun bavuluna

Hiç bırakmadın kendimi bana

Senden bana kalan kırıntılarım var

Yankılanır sesi boşluğunda

 

Olsaydın Kadınım

Kırılgan bir adamın aşk itirafı olan Olsaydın Kadınım’la Baturalp, bu albümünde de dinleyenlerin kalbini paramparça etmeden geçmiyor. Yolunun üstündeki her umudu itinayla kıran bu şarkıyı albümden önce dinlemiştik ama bu durum benim için pek bir şeyi değiştirmedi, yine ilk dinleyişimmiş gibi çok etkilendim. Olsaydın Kadınım’ı ilk yayınlandığında daha detaylı yazmıştım, o yazıya buradan ulaşabilirsiniz.

Cesaretim yok, sarhoşluk bunun adı

Yalpalar sana doğru bütün adımlarım

Kadınım, kadınım, olsaydın kadınım

Çekseydim içime, kalsaydın orada kadınım

 

 

Hastalıklı Beyin Ve Paslanmış Kalp

Albümün ilk teklisi olan Hastalıklı Beyin Ve Paslanmış Kalp’i ilk kez 11 Ekim’de dinlemiştik.

“Grunge is not dead!” diye bağıran klibi daha çok çiğ köfte detayıyla dikkatleri üzerine çekmişti. Ama ben size klibe başka bir pencereden bakmanızı öneriyorum. Çünkü bu da Baturalp’in üzerinde uğraşılmamış gibi görünüp çok şey anlatan kliplerinden biri. En azından klipteki puslu atmosfer ve kargaşa bile sözlerin anlattığı zihnin ne kadar karışık olduğunu kavramamıza yetiyor.

Baturalp bu şarkıda, uzay kadar derin diye, anahtarı kayıp, kilidi açık diye her şeyi doldurduğu zihnine artık sığamadığını anlatıyor. Bu kadar fazla düşünceyle uğraşmak gerçekten çok yorucudur ama özür dileyerek  bu durumdan gayet memnun olduğumuzu belirtmemiz gerekiyor. Çünkü Baturalp’ten dinlediğimiz tüm şarkılar bizzat bu kaotik zihnin eseri. Hatta bu tek göz odalı, yamalı çatılı evin perdelerini daha sık aralarsa çok çok mutlu oluruz. Hem zihni de ferahlamış olur. Bu aşırı bencilce dilekten sonra sizi bu şarkının daha detaylı yazısını okumaya davet ediyorum. Yazıya buradan ulaşabilirsiniz.

 

Hastalıklı bir beynim var, paslanmış bir kalbim var

Derinde savaşlarım, kapanmayan yaralarım var

 

 

Çok Konuştum Uyuşmuş Dilim (O Versiyon)

Aylardır sabırsızlıkla beklediğimiz albümün ve keyifli yolculuğumuzun sonuna geliyoruz. Dönüp dönüp dinlediğim Çok Konuştum gibi Karışık Bir Albüm‘ü de eskitemeyeceğimin farkındayım. Ve bu durum beni çok mutlu ediyor. Sözü, müziği, düzenlemesi dengeli ve oldukça zengin olan Karışık Bir Albüm‘de emeği geçen herkese teşekkür ediyor, sizi Çok Konuştum Uyuşmuş Dilim‘in ilginç ve çok beğendiğim klibiyle baş başa bırakıyorum.

(Bu güzel şarkının da yazısını yazmıştım. Buradan okuyabilirsiniz)

Çok konuştum, uyuşmuş dilim

İçimde fırtına uçar sözlerim

Namlunun ucunda birikmiş romantik

Hissetmemişsin

 

 

Bu içerik size ne hissettirdi?
ehehe
0
ilginç
0
kalp <3
0
karasızım
0
olamaz!
0
üzücü
0