Yirmili yaşlarında asi bir kız olan Sophia, vintage kıyafet tutkusunu ticarete dönüştürüp hayatına şekil vermenin peşinde. Nasty Gal, onun hayatının dönüm noktası oluyor. Bu tabiki pek kolay olmuyor ancak Sophia’nın yaşadıkları ve olanlara verdiği tepkileri izlemek çok keyifli.
Girlboss; Netflix’in geçtiğimiz yıl nisan ayında yayınladığı komedi dizisi. Bu dizi, Nasty Gal sitesinin kurucusu olan Sophia Amoruso’nun hikayesinin (her bölüm başında hatırlatıldığı gibi) “gevşek” bir anlatımı. Amoruso’nun kendi hikayesini anlattığı kitabı #girlboss’tan uyarlanan dizi San Fransisco ve Los Angeles’da çekilmiş. Öncelikle çok fazla dizi takip eden biri olmamama rağmen Girlboss beni hem konusu hem de sinematografisi ile çok çekti. Öyle sahneler vardı ki, durdurup neredeyse her ayrıntıyı tek tek izledim. 25-26 dakikalık bölümleri ve 13 bölümlük tek sezonu ile benim bir hafta içinde bitirdiğim bir yapım oldu.
Sophia karakteri zaman zaman şımarık, çekilmez, sinir bozucu bulunmuş. Ne yalan söyleyeyim, haklı bir yorum. Sophia gerçekten de kendi kafasının dikine giden, oldukça asi, biraz da umursamaz bir karakter. Ancak karakterin tüm tavırları o kadar samimi ki, izlerken beni hiç de rahatsız etmedi. Burada güzel oyuncu Britt Robertson’ın da etkisi çok büyük tabiki. Rolünün hakkını fazlasıyla vermiş. Dizinin diğer oyuncularından beni en çok eğlendiren ve heyecanlandıranlar ise Lionel karakteri ile dizinin organik komedi damarı olan RuPaul ve huysuz karakter Gail’e hayat veren Melanie Lynskey.
Müziklerine gelecek olursam, dizide çalan tüm parçalar 90lar ve 2000ler pop-rock’ı sevenler için dinlemesi çok zevkli bir playlist niteliğinde. Ben her şarkıyı tekrar tekrar severek dinledim ancak bazı parçalar var ki unutulmaz sahnelere eşlik ettikleri için olsa gerek izleyicinin zihninde ayrı bir yere sahip.
Dizinin ilk bölümünün açılış müziği olan Suzi Quatro – The Wild One her duyduğunuzda gülümsetecek parçalardan. Gwen Harris’in “Float On”u dizinin 6. bölümünde oldukça duygusal bir sahneye eşlik eden çok ama çok yerinde bir secim olmustu. Spoiler vermemek için kendimi zor tutuyorum ama Sophia ve erkek arkadaşı Shane ile ilgili son bölümlerde birçok sahnede karşımıza çıkan şarkı olan A Giant Dog- I’ll Come Crashing de dizi müziklerinin unutulmazlarından biri bana kalırsa.
Girlboss’da çalan tüm parçaların yer aldığı bu listeye -diziyi izlemeseniz bile- bir kulak kabartın derim.
Bir de son olarak Nasty Gal ile ilgili oldukça şaşırtıcı bir durum var o da şu ki, Nasty Gal 2016 yılında iflas etmiş ve şirketi ilk bırakıp kaçan isim Sophia Amouroso’nun ta kendisi olmuş!
Girlboss’un ikinci sezonu ne yazık ki çekilmeyecek. Dizi beklenen izlenmeyi yakalayamamış olsa da, benim gibi vintage düşkünlerini ve hayallerinin peşinden koşmuş güçlü kadın hikayelerini sevenleri kesinlikle kendine hayran bırakacaktır.
